Kalp hastaları (koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, ritim bozukluğu) olan hastalar belli aralıklarla kontrole gelmelerinde fayda vardır. Çünkü zamanla kullandığı ilaçların dozlarını bazen arttırıp bazen de azaltmak gerekebilir. Ayrıca kontrollerde hastalarımıza EKG çekilip ekokardiyograf, yapılmaktadır bu sayede kalbin ritmi, kalp kas gücü, kapakların fonksiyonları değerlendirilir, muayene ile tansiyon durumu, solunumu, kilosu, göbek çevresi, şah damarlarında üfürüm (genellikle beyine giden damarların daraldığı zaman duyulur) olup olmadığı, nabızları değerlendirilir. Rutin takipte en değerlisi muayenedir, basit bir muayene ile birçok kalp damar sistemi hastalıklarına tanı konulabilir özellikle kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği olan hastalarda takip çok önemlidir. Bu hastalarda ilaç dozu gereksinimi daha çok değişkenlik gösterir tabi ki en önemli noktalardan bir tanesi de hastaların yaşam tarzları konusunda uyarıda bulunmak düzenli yürüyüşe teşviktir. Benim kendi hastalarıma yazdığım en güçlü ve en ucuz ilaç günlük yürüyüştür.

Kalp krizi geçiren hastaların neredeyse tamamnda ölüm korkusu, tekrar kalp krizi geçirme korkusu ve özellikle erkek hastalarımızda “acaba yarım adam mı oldum?” korkusu oluşmaktadır. Öncelikle şunu söylemeliyim ki insanoğlu bilmediği şeylerden daha çok korkar. Biz bu noktada hastalarımıza kalp krizi nedir ?, damar nasıl tıkanır? , bu süreç nasıl önlenir? ,ilaçlar ne işe yarar? gibi konularda bilgi veririz. Hastalarımızın kafasınada oluşan ilaçlar böbreğimi çürütür mü?, bu ilaçlar çok değil mi? ,ömür boyu kullanmak zararlı mı?, cinsel hayatım nasıl olacak? gibi soruları cevaplarız. Aynı zamanda hastalarımıza bizimle iletişim kurabileceği bir telefon verip, yalnız olmadıklarını her zaman yardıma hazır olduğumuzu hissettiririz.

Kalp krizi sonrası hastalarımızı 1. hafta, 1. ay, 3. ay, 6. ay ile devam eden takip programına alırız. Kalp krizi sonrası hastalarımıza psikolojik destek, yaşam tarzı tavsiyesi , metabolik değerlendirme ve ilaç doz ayarlanması olarak takibe almaktayız.

Kontrollerde hastamıza nasıl beslenmesi gerektiği ve nasıl bir egzersiz yapacakları konusunda bilgilendiririz

Birçok kalp krizi geçiren hastamız şeker ya da tansiyon hastası olduklarının farkında bile değillerdir. Hastalarımız kontrole geldiğinde açlık şekeri seviyesi, insülin seviyesi, tiroid hormonları, kolesterol düzeyi, elektrolitler (sodyum potasyum magnezyum), b12 ve d vitamini seviyelerine bakıp lüzum halinde ilgili branşlara yönlendiririz. Unutmamak gerekir ki kalp damar hastalıkları aslında metabolik kötü gidişin bir sonucudur. Altta yatan sebepleri düzeltmeden başarılı olamayız. Mesela şeker hastası olan hastaya dünyanın en kaliteli stentini de taksanız kan şeker regülasyonu yapılmazsa büyük ihtimale tekrar tıkanabilir.
Koroner yoğun bakım ve kardiyoloji servis
Koroner yoğun bakımın amacı yakından ritim, tansiyon, nabız, solunum, idrar çıkışı takibidir. Yeni kalp krizi geçiren hastalar, kalp yetmezliği solunumu ciddi düzeyde sıkıntıya soktuğu durumlarda, ölümcül ritim bozukluğu olan durumlarda hasta koroner yoğun bakımda takip edilir. koroner yoğun bakımda oksijen desteği, monitarizasyon ve gerekli hallerde cbap (basınçlı oksijen desteği) verilir. Hasta stabile geçtikten sonra bir süre serviste takip edilip taburcu edilir.